Anlam Benzerlik Gruplarına Göre İnteraktif Rehber
*Allah'ın Zâtını, tekliğini ve eşsizliğini ifade eden isimler.*
İsim (Arapça) | Anlamı | Hayata Yansıması ve Sosyal Örnekler |
---|---|---|
Allah (الله) | Varlığı zorunlu olan, bütün övgülere layık, tek ve mutlak yaratıcı. | Yansıma: Her şeyin tek bir kaynaktan geldiğini bilmek, insanlar arasında birlik ve eşitlik duygusunu pekiştirir. Örnekler: |
El-Vâhid (الْوَاحِدُ) | Bir ve tek olan; eşi benzeri bulunmayan. | Yansıma: Hayatta birden çok güce değil, tek bir yaratıcıya yönelerek içsel bütünlüğü ve kararlılığı sağlar. Örnekler: |
El-Ahad (الْأَحَدُ) | Bir ve tek; hiçbir şekilde bölünemez, parçalara ayrılamaz. | Yansıma: Kalbi ve niyeti sadece Allah'a yöneltmeyi, ikiyüzlülükten ve riyadan arınmayı öğretir. Örnekler: |
Es-Samed (الصَّمَدُ) | Hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, herkesin muhtaç olduğu. | Yansıma: İnsanın kendi acizliğini fark edip, kibirden arınarak gerçek sığınak kapısına yönelmesini sağlar. Örnekler: |
El-Hayy (الْحَيُّ) | Diri olan, hayatın asıl kaynağı. | Yansıma: Yaşamın kutsallığını ve her canlının hayat hakkına saygı göstermeyi öğretir. Örnekler: |
El-Kayyûm (الْقَيُّومُ) | Varlıkları ayakta tutan, her şeyi yöneten. | Yansıma: Kâinattaki kusursuz düzeni görerek, her şeyin bir kontrol altında olduğuna inanır ve bu güvenle yaşar. Örnekler: |
El-Hakk (الْحَقُّ) | Gerçek ve mutlak hakikat sahibi. | Yansıma: Yalandan, hileden ve adaletsizlikten uzak durarak, hayatını doğruluk üzerine kurmayı ilke edinir. Örnekler: |
El-Evvel (الْأَوَّلُ) | Başlangıcı olmayan ilk. | Yansıma: Her olayın ve varlığın bir başlangıcı olduğunu, ancak her şeyin ötesinde ezeli bir gücün bulunduğunu idrak ettirir. Örnekler: |
El-Âhir (الْآخِرُ) | Sonu olmayan; her şey yok olsa da O bakidir. | Yansıma: Dünyevi hedeflerin geçiciliğini, asıl kalıcı olanın ise manevi değerler olduğunu hatırlatır. Örnekler: |
Ez-Zâhir (الظَّاهِرُ) | Varlığı apaçık olan, aşikâr. | Yansıma: Çevresindeki her varlıkta ve olayda yaratıcının delillerini görerek imanını güçlendirir. Örnekler: |
El-Bâtın (الْبَاطِنُ) | Gizli yönleri bilen, varlığının derinliği kavranamayan. | Yansıma: Olayların sadece görünen yüzüyle değil, ardındaki hikmetle de ilgilenmeyi, derin düşünmeyi öğretir. Örnekler: |
El-Bâkî (الْبَاقِي) | Varlığı sonsuz olan, ebedi. | Yansıma: Dünyadaki her şeyin geçici olduğunu hatırlatarak, kalıcı olan iyilikler ve erdemler peşinde koşmayı teşvik eder. Örnekler: |
El-Vâris (الْوَارِثُ) | Her şey yok olduktan sonra mülkün tek ve gerçek sahibi. | Yansıma: Sahip olunan şeylere "emanetçi" gözüyle bakmayı, mal hırsından ve bencillikten uzaklaşmayı öğretir. Örnekler: |
En-Nûr (النُّورُ) | Âlemleri aydınlatan, kalplere nur veren. | Yansıma: Bilgisizlik ve manevi karanlıklardan kurtulmak için ilim ve irfan yolunda yürümeyi teşvik eder. Örnekler: |
*Allah'ın yaratma gücünü, evren üzerindeki mutlak hakimiyetini ve kudretini ifade eden isimler.*
İsim (Arapça) | Anlamı | Hayata Yansıması ve Sosyal Örnekler |
---|---|---|
El-Hâlık (الْخَالِقُ) | Her şeyi yoktan var eden, yaratan. | Yansıma: Yaratılmış her şeye saygı duymayı ve korumayı öğretir. Örnekler: |
El-Bâri' (الْبَارِئُ) | Kusursuz ve uyumlu yaratan. | Yansıma: Yaptığımız işlerde estetik ve uyuma özen göstermeyi teşvik eder. Örnekler: |
El-Musavvir (الْمُصَوِّرُ) | Her varlığa en güzel şekli veren. | Yansıma: Fiziksel farklılıkları bir zenginlik olarak kabul etmeyi ve ayrımcılıktan kaçınmayı sağlar. Örnekler: |
El-Bedî' (الْبَدِيعُ) | Örneksiz ve emsalsiz yaratan. | Yansıma: İnovasyonu, özgün düşünmeyi ve taklitçilikten kaçınmayı teşvik eder. Örnekler: |
El-Melik (الْمَلِكُ) | Mülkün mutlak ve tek sahibi. | Yansıma: Makam ve zenginliğin geçici bir emanet olduğu bilincini kazandırır, tevazuyu artırır. Örnekler: |
Mâlikü’l-Mülk (مَالِكُ الْمُلْكِ) | Mülkün gerçek sahibi. | Yansıma: Dünyevi kayıplar karşısında aşırı üzüntüye kapılmamayı, her şeyin sahibine döneceğini bilmeyi sağlar. Örnekler: |
El-Azîz (الْعَزِيزُ) | İzzet, şeref sahibi, mutlak galip. | Yansıma: Gerçek onurun ve üstünlüğün para veya makamda değil, ahlaklı ve ilkeli bir duruşta olduğunu öğretir. Örnekler: |
El-Cebbâr (الْجَبَّارُ) | İradesini yürüten, kırılanları onaran. | Yansıma: Toplumdaki zayıf ve mazlumların yanında olma, onların yaralarını sarma sorumluluğu hissettirir. Örnekler: |
El-Mütekebbir (الْمُتَكَبِّرُ) | Büyüklüğün tek sahibi. | Yansıma: İnsanın kendi sınırlarını bilmesini ve tevazu sahibi olmasını sağlar, kibri ve böbürlenmeyi engeller. Örnekler: |
El-Kahhâr (الْقَهَّارُ) | Her şeye mutlak galip gelen. | Yansıma: Zulmün ve haksızlığın eninde sonunda son bulacağına dair inancı ve umudu pekiştirir. Örnekler: |
El-Kavî (الْقَوِيُّ) | Sonsuz güç sahibi. | Yansıma: Zorluklar ve imkansız gibi görünen durumlar karşısında yılmamayı, gerçek güç sahibine sığınmayı öğretir. Örnekler: |
El-Metîn (الْمَتِينُ) | Çok sağlam, sarsılmaz kudret sahibi. | Yansıma: İnandığı değerlere ve ilkelere, dış baskılara rağmen sıkı sıkıya sarılmayı sağlar. Örnekler: |
El-Kâdir (الْقَادِرُ) | Her şeye gücü yeten. | Yansıma: "İmkansız" diye bir şey olmadığını, çaba ve dua ile her şeyin mümkün olabileceği umudunu aşılar. Örnekler: |
El-Muktedir (الْمُقْتَدِرُ) | Her şeye gücü yeten, dilediği gibi tasarruf eden. | Yansıma: Evrendeki büyük dönüşümlerin ve olayların O'nun mutlak kudretiyle olduğunu fark ettirir, teslimiyeti artırır. Örnekler: |
El-Mukaddim (الْمُقَدِّمُ) | Dilediğini öne alan. | Yansıma: Haset etmek yerine, herkesin yerinin ilahi bir takdirle belirlendiğini bilerek huzur bulmayı sağlar. Örnekler: |
El-Muahhir (الْمُؤَخِّرُ) | Dilediğini geri bırakan. | Yansıma: İsteklerin hemen gerçekleşmemesinde bir hikmet olabileceğini düşünerek sabretmeyi öğretir. Örnekler: |
El-Câmi‘ (الْجَامِعُ) | Bir araya getiren. | Yansıma: Toplumda ayrışma yerine birleşmeyi, farklılıkları zenginlik görerek bir araya gelmeyi teşvik eder. Örnekler: |
*Allah'ın sonsuz şefkatini, affediciliğini ve kullarına olan sevgisini ifade eden isimler.*
İsim (Arapça) | Anlamı | Hayata Yansıması ve Sosyal Örnekler |
---|---|---|
Er-Rahmân (الرَّحْمَـٰن) | Tüm mahlukata merhamet eden. | Yansıma: Tüm yaratılmışlara şefkatli olmayı öğretir. Örnekler: |
Er-Rahîm (الرَّحِيم) | İnananlara ahirette özel merhamet edecek. | Yansıma: Mümin kardeşliği bilincini geliştirir ve birbirinin hatasını affetme ahlakını pekiştirir. Örnekler: |
El-Gaffâr (الْغَفَّارُ) | Günahları tekrar tekrar bağışlayan. | Yansıma: İnsanlara karşı hoşgörülü olmayı ve onlara ikinci bir şans vermeyi teşvik eder. Örnekler: |
El-Gafûr (الْغَفُورُ) | Bağışlaması bol, günahları örten. | Yansıma: Başkalarının ayıplarını ve kusurlarını örtmeyi, onları toplum içinde küçük düşürmemeyi öğretir. Örnekler: |
Et-Tevvâb (التَّوَّابُ) | Tövbeleri çokça kabul eden. | Yansıma: Hata yapan birinin pişmanlığını ve değişme çabasını takdir etmeyi sağlar. Örnekler: |
El-Afûvv (الْعَفُوُّ) | Gücü yettiği hâlde affeden. | Yansıma: Haklıyken ve karşılık verme imkanı varken bile affetmenin bir erdem olduğunu öğretir. Örnekler: |
Er-Raûf (الرَّؤُوفُ) | Çok merhametli, şefkati yoğun. | Yansıma: Özellikle zayıf, yaşlı, çocuk ve hastalara karşı çok daha hassas ve şefkatli olmayı teşvik eder. Örnekler: |
El-Halîm (الْحَلِيمُ) | Çok yumuşak davranan, sabırlı. | Yansıma: Öfke anında sakin kalmayı ve ani tepkiler vermekten kaçınmayı öğretir. Örnekler: |
El-Vedûd (الْوَدُودُ) | Çok seven ve sevilmeye layık olan. | Yansıma: İnsanlar, hayvanlar ve tüm yaratılmışlarla sevgiye dayalı, sıcak ilişkiler kurmayı teşvik eder. Örnekler: |
Es-Sabûr (الصَّبُورُ) | Çok sabırlı olan. | Yansıma: Hayatın zorlukları, musibetler ve duaların kabulünün gecikmesi gibi durumlarda metanetli olmayı öğretir. Örnekler: |
*Allah'ın kullarına olan ikramını, rızık vermesini ve cömertliğini ifade eden isimler.*
İsim (Arapça) | Anlamı | Hayata Yansıması ve Sosyal Örnekler |
---|---|---|
Er-Rezzâk (الرَّزَّاقُ) | Tüm canlıların rızkını veren. | Yansıma: Helal kazanç peşinde koşmayı, rızık endişesiyle harama bulaşmamayı ve tevekkül etmeyi öğretir. Örnekler: |
El-Vehhâb (الْوَهَّابُ) | Karşılıksız olarak bolca veren. | Yansıma: Cömert olmayı, bir iyilik yaparken karşılık veya teşekkür beklememeyi öğretir. Örnekler: |
El-Fettâh (الْفَتَّاحُ) | Her türlü zorluğu ve kapıyı açan. | Yansıma: En umutsuz anlarda bile bir çıkış yolu olduğuna dair inancı ve ümidi canlı tutar. Örnekler: |
El-Bâsıt (الْبَاسِطُ) | Dilediğinde açan, genişleten. | Yansıma: Bolluk ve genişlik zamanlarında şükretmeyi, israftan kaçınmayı ve nimetleri paylaşmayı öğretir. Örnekler: |
El-Ganî (الْغَنِيُّ) | Hiçbir şeye muhtaç olmayan. | Yansıma: Zenginliğe ulaşınca şımarmamayı, asıl zenginliğin gönül tokluğu ve maneviyat olduğunu hatırlatır. Örnekler: |
El-Muğnî (الْمُغْنِي) | Dilediğini zengin eden. | Yansıma: Başkalarına yardım ederek, onları maddi ve manevi olarak muhtaç durumdan kurtarmayı teşvik eder. Örnekler: |
El-Kerîm (الْكَرِيمُ) | Cömertliği, lütfu çok olan. | Yansıma: İyilik ve ikramda bulunurken, bunu en güzel ve onurlandırıcı şekilde yapmayı öğretir. Örnekler: |
Eş-Şekûr (الشَّكُورُ) | Az amele çok sevap veren. | Yansıma: Yapılan en küçük iyiliğin bile değerli olduğunu ve karşılıksız kalmayacağını bilmeyi sağlar. İnsanlara teşekkür etmeyi öğretir. Örnekler: |
El-Latîf (اللَّطِيفُ) | Lütufkâr, en ince işleri bilen. | Yansıma: İnsanlara karşı nazik, kibar ve incelikli davranmayı; kaba ve kırıcı olmaktan kaçınmayı öğretir. Örnekler: |
El-Vâsi‘ (الْوَاسِعُ) | İlmi ve rahmeti her şeyi kuşatan. | Yansıma: Dar görüşlülükten ve bağnazlıktan kaçınarak, farklı düşüncelere ve insanlara karşı geniş bir perspektifle bakmayı sağlar. Örnekler: |
*Allah'ın mutlak adaletini, her şeyi görüp gözettiğini ve hesabını tuttuğunu ifade eden isimler.*
İsim (Arapça) | Anlamı | Hayata Yansıması ve Sosyal Örnekler |
---|---|---|
El-Adl (الْعَدْلُ) | Mutlak adalet sahibi. | Yansıma: Hayatın her alanında adil davranmayı ilke haline getirir. Örnekler: |
El-Hakem (الْحَكَمُ) | Mutlak hüküm sahibi. | Yansıma: Anlaşmazlıklarda adil bir karara saygı duymayı ve taraf tutmamayı öğretir. Örnekler: |
El-Muksit (الْمُقْسِطُ) | Adaletle ve ölçüyle hükmeden. | Yansıma: Özellikle yönetici ve lider pozisyonundakilerin adil ve dengeli olma sorumluluğunu hatırlatır. Örnekler: |
El-Hasîb (الْحَسِيبُ) | Herkesin hesabını gören. | Yansıma: Yaptığı her işin bir karşılığı olacağı bilinciyle, kişiye otokontrol ve sorumluluk aşılar. Örnekler: |
Er-Rakîb (الرَّقِيبُ) | Her an gözetleyen, denetleyen. | Yansıma: Yalnızken bile yanlış yapmaktan sakınma ahlakını (ihsan duygusunu) geliştirir. Örnekler: |
Eş-Şehîd (الشَّهِيدُ) | Her şeye şahit olan. | Yansıma: Haksızlığa uğradığında veya adaletsizliğe tanık olduğunda, hiçbir şeyin gizli kalmayacağına dair inancı pekiştirir. Örnekler: |
El-Mü'min (الْمُؤْمِنُ) | Güven veren, vaadine sadık. | Yansıma: Toplumda güvenilirliği, sözüne sadık kalmayı ve emanete riayet etmeyi temel ilke haline getirir. Örnekler: |
El-Müheymin (الْمُهَيْمِنُ) | Her şeyi gözetip koruyan. | Yansıma: Sorumluluğu altındakileri en iyi şekilde gözetme ve koruma bilinci aşılar. Örnekler: |
El-Alîm (الْعَلِيمُ) | Her şeyi eksiksiz bilen. | Yansıma: İlim ve bilgi peşinde koşmayı, cehaletten kaçınmayı ve her zaman öğrenmeye açık olmayı teşvik eder. Örnekler: |
El-Habîr (الْخَبِيرُ) | Her şeyden haberdar olan. | Yansıma: İşlerin ve olayların iç yüzünü, niyetleri ve gizli detayları anlama çabasını artırır. Örnekler: |
El-Hafîz (الْحَفِيظُ) | Her şeyi koruyan. | Yansıma: Hem maddi hem de manevi olarak emanete sahip çıkma sorumluluğu hissettirir. Örnekler: |
*Kulların derecelerini, durumlarını değiştiren ve her şeyin bir ölçüyle olduğunu ifade eden isimler.*
İsim (Arapça) | Anlamı | Hayata Yansıması ve Sosyal Örnekler |
---|---|---|
El-Hâfıd (الْخَافِضُ) | Kibirli ve zalimleri alçaltan. | Yansıma: Güç ve makam sahibi iken alçakgönüllü olmayı, başkalarını küçük görmekten kaçınmayı hatırlatır. Örnekler: |
Er-Râfi' (الرَّافِعُ) | İman edenleri ve alçakgönüllüleri yükselten. | Yansıma: Gerçek yükselişin ve saygınlığın makamla değil, ilim, ahlak ve tevazu ile mümkün olduğunu gösterir. Örnekler: |
El-Mu'ız (الْمُعِزُّ) | Dilediğine izzet ve şeref veren. | Yansıma: Onuru ve şerefi korumak için haksızlığa ve zillete boyun eğmemeyi öğretir. Örnekler: |
El-Müzil (الْمُذِلُّ) | Dilediğini zillete düşüren. | Yansıma: Başkalarını küçük düşürmenin, onlarla alay etmenin ve zulmetmenin ne kadar tehlikeli olduğunu hatırlatır. Örnekler: |
El-Kâbıd (الْقَابِضُ) | Dilediğinde sıkan, daraltan. | Yansıma: Maddi ve manevi darlık anlarının bir imtihan olduğu bilinciyle sabretmeyi ve isyandan kaçınmayı öğretir. Örnekler: |
Ed-Dârr (الضَّارُّ) | Dileğine zarar, musibet veren. | Yansıma: Başa gelen musibetlerin ve zorlukların, manevi bir yükseliş ve ders çıkarmak için birer fırsat olabileceğini düşündürür. Örnekler: |
El-Mâni‘ (الْمَانِعُ) | Dilediğine engel olan. | Yansıma: Bazen çok istediğimiz bir şeyin olmamasında bile bir hayır olabileceğini düşünerek ilahi takdire güvenmeyi öğretir. Örnekler: |
*Allah'ın doğru yolu göstermesini ve her işindeki sonsuz bilgeliğini ifade eden isimler.*
İsim (Arapça) | Anlamı | Hayata Yansıması ve Sosyal Örnekler |
---|---|---|
El-Hâdî (الْهَادِي) | Hidayete erdiren, doğru yolu gösteren. | Yansıma: Yolunu kaybettiğinde veya kararsız kaldığında ilahi rehberliğe sığınmayı ve doğruyu aramayı öğretir. Örnekler: |
Er-Reşîd (الرَّشِيدُ) | Doğru yolu gösteren, rehberlik eden. | Yansıma: Önemli kararlar alırken, aklı, tecrübeyi ve duayı birleştirerek en isabetli sonuca ulaşmayı teşvik eder. Örnekler: |
El-Hakîm (الْحَكِيمُ) | Hikmet sahibi, her işi en doğru olan. | Yansıma: İlk bakışta anlaşılamayan veya olumsuz görünen olayların ardında bir bilgelik ve hayır olduğunu düşünmeyi sağlar. Örnekler: |